Necis olan şeyleri temizlemek
için, şer'î yönden mahiyetlerine göre muhtelif temizleme yol ve
metodlarına başvurulur. Başlıca temizleme yolları
şunlardır:
1 - Su İle Yıkamak Suretiyle Temizlik:
Maddî bir pislik, yağmur,
dere, deniz suyu gibi mutlak sularla temizlenebileceği gibi; çiçek
suları, gül suyu, sebze ve meyve suları gibi bâzı
mukayyed sularla da temizlenebilir. Hattâ başka su bulunamadığı
takdirde, abdest veya gusülde kullanılmış su ile bile
temizlik yapılabilir.
Gözle görülür cinsten olan
bir pisliğin temizlenmesi, pisliğin eserleri, yani, varlığı,
kokusu ve rengi giderilinceye kadar yıkamakla olur. Burada yıkama
sayısı mühim değildir.
Eğer pislik, meselâ idrar
gibi, göze gözükmeyen, kurumakla geride hiçbir iz bırakmayan
cinsten ise, bunun temizliği, idrarın bulaştığı
kısmın bir kapta 3 defa ayrı su ile yıkanması
ve her defasında da suyun insanın vargücüyle sıkılması
ile olur.
Ancak kirli eşya, sıkılamayan
cinsten olursa, (hasır, keçe, halı, v.s. gibi) yine bir kap içinde
3 kere yıkanır, her seferinde de kurutulur. Bu eşyaların,
damlaları kesilinceye kadar asılmaları, kurumaları
yerine geçer. Böyle bir eşya, kap içinde yıkanmaz da akarsu
içinde veya üzerine sular dökülmek suretiyle yıkanırsa,
kendisinde necâsetin eseri kalmayınca temizlenmiş olur. Ayrıca
sıkılmasına, kurutulmasına lüzum kalmaz.
2 - Suda Kaynatmak Suretiyle Temizlik:
İçine temiz olmayan bir
şey karışan süt, pekmez, bal, reçel gibi sıvı
şeyler üç defa ayrı ayrı temiz su ile kaynatılmakla
temiz olur.
İşkembe yıkanmadan
kaynar suya atılırsa bir daha temiz olmaz. Fakat daha kaynar hâle
gelmemiş bir suya atılırsa, sonradan yalnızca yıkamakla temizlenir. Henüz
kaynar suyu içine çekmeden çıkarıldığı
takdirde de hüküm aynıdır. Yani murdar olmuş olmaz.
Sadece yıkamakla pâk olur.
Şer'î usûle göre boğazlanmış,
fakat bağırsakları çıkarılmadan tüylerini
yolmak için kaynar suya atılmış olan tavuk ve emsali
hayvanlar içteki pislikler ete sirayet ederse temiz olmaktan çıkar.
Binaenaleyh böyle bir hayvanı kestikten sonra, üzerinde bulunan
akar kanını ve içini çıkarıp yıkamalı,
ondan sonra sıcak suya atmalıdır. Ancak hayvan içteki
pislik ete nüfuz etmiyecek şekilde sıcak suya sokulup çıkarılırsa,
pislenmiş sayılmaz.
Sıcak su içinde bekleyerek
pis hâle gelen hayvanı temizleme yolu, hayvanın içini
temizledikten sonra üç defa temiz su ile kaynatmak ve her seferinde de
kaynatılan suyu dökmektir. Böylece hayvanın etindeki necâset,
kaynatılan su ile dışarı çıkmış ve
temiz hâle gelmiş olur.
3 - Ateşe Tutmak Suretiyle Temizlik:
Pis çamurdan yapılmış
testi, bardak, çanak gibi şeyler, ateşte pişirilip
kendisinde pislik eseri kalmayınca temizlenmiş olur.
Tezek ve benzeri pislikler, ateşte
yakılıp kül olunca temiz hâle gelir.
4 - Silmek Suretiyle Temizlik:
Bıçak, cam, cilâlı
tahta, düz mermer ve tepsi gibi şeyler, yaş veya kuru bir
pislikle pislenirse, yaş bir bezle veya süngerle veya toprak gibi
bir şeyle silinerek temizlenebilir. Ancak pisliğin tamamen çıktığı
kanaatı hâsıl olmalıdır.
Oymalı ve nakışlı
olan eşya ise, silmekle temizlenmez, bunlar ancak yıkamakla
temizlenmiş olur.
5 - Kazımak Veya Ovalamak Suretiyle Temizlik:
İç çamaşıra veya
elbiseye bulaşan bir meni, kurumuş ise, yıkanmadan sadece
ovalamakla da giderilebilir. Ovalamadan sonra elbisede kalan iz, ibadete
mâni teşkil etmez. Elbiseye bulaşan meni yaş ise, elbise
ancak yıkamak suretiyle temiz olur. Vücuda yapışan meni,
kurumuş bile olsa, ovalamakla vücut temizlenmez, ancak yıkamakla
temizlenmiş olur.
Donmuş haldeki bir yağa
bir pislik düşse, sadece pisliğin düştüğü kısmı
oyup almakla, kazımakla yağ temizlenmiş olur.
Ayakkabı, mest gibi giyim eşyasına
gözle görünür bir pislik bulaşır da kurursa, bu necâseti
kazımak suretiyle temizlemek mümkündür. Necâset yaş
olursa, ancak yıkamakla temizlenir. Fakat iz kalmayacak şekilde
temiz bezle bilinmesi de câizdir. Eğer necâset gözle görünmeyen
sidik, şarap damlası cinsinden olursa, yıkamak ve sabunlu
bezle iyice silmek gerekir.
6 - Kurumak ve Pislik İzi Kaybolmak Yoluyla Temizlik:
Toprak ve toprak üzerinde sâbit
olan ağaç, ot v.s. gibi bir eşya, pislenince, kurumakla
temizlenir. Bu kuruma, güneşle, ateşle, rüzgârla da
olabilir. Böyle bir yer üzerinde namaz kılınabilir, fakat
teyemmüm yapılamaz. Zira bu yer, her ne kadar tâhir (temiz) ise
de, mutahhir (temizleyici) değildir.
Pis olan bir toprak, necâsetin
eseri gidinceye kadar üzerine su akıtmakla veya necâsetin kokusu
alınamıyacak derecede üzerine temiz toprak sermekle de
temizlenir.
7 - Suyun Akması Veya Çekilip Kaybolması Yoluyla
Temizlik:
İçine pislik düşmüş
küçük bir su birikintisi (meselâ su ile dolu bir hamam kurnası),
içine hariçten temiz su gelip pis suyu taşırıp dışarı
akıtması ile temizlenir. Çünkü bu durumda o birikinti,
akarsu hükmünü alır.
Pis olmuş bir kuyunun suyu,
kendiliğinden boşalmak veya kova ile çekilip boşaltılmak
suretiyle temizlenmiş olur.
8 - Hal Değiştirmekle Temizlik:
Temiz olmayan bir madde, mahiyet
değişikliğine uğrarsa temiz olur. Meselâ şarap,
içine konan kimyevî bir madde sebebiyle sirke hâline gelirse, temiz
olmuş olur, çünkü bu durumda mahiyeti değişmiştir.
Pis bir zeytinyağı
sabun hâline gelmekle temizlenir. Ancak pis süt, peynir veya yoğurt
yapılmakla temizlenmiş olmaz. Çünkü bu halde mahiyeti değişmemektedir.
9 - Boğazlama ve Tabaklama (Dibağat) Yoluyla Temizlik:
Domuzdan başka, eti yenen ve
yenmeyen bütün hayvanların derileri, hayvan şer'î usûle göre
kesilmişse, deri üzerine kan v.s. gibi bir pislik bulaşmadıkça
temiz sayılırlar. Böyle bir deri üzerinde namaz kılınabilir.
Domuzdan başka bütün
hayvanların derileri, sadece boğazlanma yoluyla temiz olacağı
gibi, deriyi tabaklama (dibağatlama) yoluyla da temiz olurlar.
Şu halde boğazlanmaksızın kendi kendine ölmüş
bir hayvanın derisi, dibağat yoluyla temiz hale getirilip
kullanılabilir.
"Yâ Resûlâllah! Bizim keçi
öldü" diyerek durumu Allah Resûlüne bildirdi. Allah Resûlü de
ona:
"Öyleyse neden derisini almadınız?"
diye sordu.
Sevde:
"Ölmüş bir hayvanın
derisini alıp ne yapacağız?" dedi. Bunun üzerine
Peygamberimiz şu açıklamayı yaptılar:
"Allah Teâlâ: 'Ölen hayvanın
derisini tabaklarsanız, size helâl olur ve onu kullanabilirsiniz'
buyurmaktadır."
Hz. Sevde derhal birini gönderip
ölmüş keçinin derisini yüzdürdü ve kendi eliyle onu tabakladı.
Böylece temizlenmiş olan bu
deriyi, yırtılıncaya kadar su tulumu olarak kullandı...
Dibâğat iki türlü yapılır:
1. Hakikî dibâğat: Şap,
tuz gibi kimyevî maddeler ve ilâçlarla yapılan dibâğat.
2. Hükmî dibâğat: Deri ve
postekilere toprak serpmekle veya onları güneşe, havaya ve rüzgâra
karşı bırakarak kurutmakla yapılan dibâğat.
Her iki usûlle de deri temizlenmiş
olur. Üzerinde namaz kılınabilir.
Ecnebi ülkelerde murdar bir
madde ile tabaklandığı kesin olarak bilinen deriler, üç
kere yıkanarak temiz hale getirilebilir.
Eğer bu hususda şübhe
edilirse, yani, murdar bir madde ile dibağatlandığı
kesin olarak bilinemeyip ancak bu hususta vesvese duyulursa, deri temiz
hükmündedir. Fakat şübhe ve vesveseden kurtulmak için ihtiyâten
yıkanması efdaldir. Esasen şübheye mahal verecek açık
bir alâmet ve durum yoksa, daha fazla araştırmaya da lüzum
yoktur. Deri temiz kabul edilir.