Bilindiği gibi kadınlar
ayda (dört haftada) bir kez hayz (regl) devri geçirirler. Bu süre
ortalama bir haftadır. Ay günü dediğimiz (Hayz-Regl)'in
fizyolojik bir amacı vardır. Ayda bir kez yumurta hücresi
yapan anne adayı kadın, bu yumurtayı rahime gönderir. Eğer
yumurta döllenmişse gebelik devam eder. Döllenmemişse o
yumurta ile rahimin içi yüzeyindeki doku, kanama yolu ile dışa
atılır ve yeni yumurta yapma dönemi için rahim iç yüzeyi
özenle yeniden yapılır. Her ay tekrar edilen bu olay; döllenmiş
yumurtaya yataklık edecek olan rahim içi dokusuna hilkatin verdiği
önemden kaynaklanmaktadır. Rahim içi dokusunun tazelenmesi, döllenmiş
yumurtanın yuvasında en ufak eskimiş bir arızaya müsaade
etmemektedir. Böylece insan bu müstesna hazırlıkla hayata
ilk adımını atmaktadır. Hanımlara zahmet ve eza
şeklinde yansıyan bu olayın onlara sağlık açısından
mükâfatı da vardır.
Regl (hayz) zamanında hanımların
sağlıklarına karşı çok titiz olma gereği
âşikârdır. Bunun nedeni rahim içi dokusu atılırken
tüm kan damarlarının genişlemesi ve çevrede mikroplara
karşı elverişli bir ortam oluşmasıdır.
Son yıllarda rahim ve çevresinin
Lenf (beyaz kan dolaşımı) sistemi üzerinde yapılan
araştırmalar göstermiştir ki, bu devrede kan damarlarındaki
bu genişlemeler kanama süresince rahim ve çevresinde korunma
sisteminde zaaf uyandırmaktadır. Nitekim bu devrede plaz ve
benzeri nedenlerle ortaya çıkan üşütmeler zaafa uğramış
Lenf sistemi nedeni ile ağır kadın hastalıklarına
yol açmaktadır.
Cinsî temas bu dönemde kesin
olarak sakıncalıdır. Erkek ve kadın herhangi bir
hastalık taşımasalar dahi, her iki cinsiyetin organlarında
sıradan mikroplar bulunabilir. Bu esnada cinsî temas, korunma açısından
çok duyarlı olan kadında telâfisi güç kadın hastalıkları
(ilhitaplanmalar) doğurur. Eğer kadında yumurtalık
iltihabı gibi günümüzde pek sık görülen hastalıklar
varsa onları çevreye yayarak büyütür.
Regl (hayz) sırasında
cinsel bir ilişkinin kesin olarak, özellikle kadında ortaya
koyacağı sonuçlar, açık bir yaraya elle dokunmaktan,
ameliyatı eli yıkamadan yapmaktan farksızdır.
Yine rahim ağzı ve
boynunda çok hassas olan iç deri (mukoza) erozyonları, özellikle
Regl (hayz)'ın tamamen bitmediği günlerde yapılan cinsel
ilişki ile çok yakından ilgilidir.
Son yıllarda rahim Lenf
sistemine ve rahim ağzı ve boynu iç derisine verilen önem öylesine
ciddidir ki, en ufak ihmalin bu bölgede nice dönüşü imkânsız
sorunlara yol açtığı tartışılmaz hale
gelmiştir.
Doğum kontrol sistemi içindeki
sakıncalı görülen tartışmalar bile, özellikle bu
noktada toplanmaktadır.
Rahim içi derisi olsun, rahim ağzı
dokusu olsun kadın hayatının en hassas noktasıdır
ve bilim bize en yeni bulguları şöyle demektedir:
Bu bölge oyuncak değildir. Bu
bölgede iyimser tahminlerden çıkacak yorumlara yer yoktur. Önemli
bir sorun da Regl (hayz) sırasında özellikle iki haftada
rahim ve rahim ağzı mukozasında (iç deri) ortaya çıkan
hormon değişimlerine bağlı hücre değişimleridir.
Bu dönem, hormonların kendi kompitür sistemleri içinde adeta
cirit attıkları bir dönemdir. Dışardan yapılacak
en ufak hatalar (cinsel ilişki, üşütme vs.) bu epitel değişimlerini
fırtınalı çıkmazlara sürükler.
Lenf biyolojisini, epitel değişim
süreçlerindeki incelikleri günümüzde öğrenen bilim dünyamız, (hayz) regl zamanında
cinsel ilişkiyi beyine ateşle yaklaşmadan başka değerlendiremez.
Böyle bir ilişkinin tıbbî faturası, icâbında yıllar
sonra ödenir.
(Dr. Halûk Nurbaki, Diyanet Gazetesi, Sayı 290, sh.
14-15.)
|